Toplumun yüzde 20’sinde görülen ve yaþam kalitesiniolumsuz yönde etkileyen hemoroid hastalýðýnýn çeþitlievrelerde tedavisi mümkün. Özel Medline Eskiþehir Hastanesi Genel Cerrahi Uzmaný Op. Dr. Ýbrahim Cenk Soðukpýnarhemoroid nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkýndabilgi verdi.
Kalýn barsaðýn rektum adý verilen son bölümü ile anüsün bileþim bölgesindeki toplardamarlarýn “varisi” olarak tanýmlanan hemoroid özellikle 45 ile 65 yaþ arasýnda ortaya çýkýyor. Kadýn ve erkeklerde eþit oranda görülüyor.
Kabýzlýk, özellikle gebelik olmak üzere karýn içi basýncýnýn arttýðý durumlar, egzersizden uzak ve hareketsiz bir yaþam, mesleki nedenler ve kalýtsal yatkýnlýk hemoroide neden olan baþlýca faktörler arasýnda yer alýyor. Hemoroid bazý kiþilerde hiçbir belirti vermezken, bazý hastalarýn yaþam kalitelerini etkiliyor, hatta günlük yaþamlarýný idame edememelerine neden oluyor.
Türkiye’de her 100 kiþiden yirmisinin yaþam kalitesini olumsuz etkileyen hemoroidde, diðer tüm hastalýklarda olduðu gibi rahatsýzlýk ortaya çýkar çýkmaz hekime baþvurmak önem taþýyor. Bu hem Hemoroid tanýsýndan emin olmak, hem de etkili ve kolay tedavi yöntemlerinin uygulanabilmesi için gerekiyor. Op. Dr. Soðukpýnar, hemoroid belirtilerinin baþka ve daha ciddi hastalýklarýn habercisi olabileceðini belirterek þunlarý söyledi:
“Hemoroid hastalýðýnýn neden olduðu kanama ve ele gelen þiþlik gibi belirtilerin farklý hastalýklarda da oluþabileceðini akýlda tutmak gerekiyor. Baþta anal fissür adýný verdiðimiz makatta çatlak olmak üzere, birçok iyi huylu hastalýk dýþkýlama sýrasýnda kanamaya neden olabiliyor. Ayrýca, kalýn barsakta yer alan tümörlerin de ilk belirtisi kanama olabiliyor. Bu nedenle, kiþinin bilinen hemoroid hastalýðý olsa bile, makattan kan gelmesi durumunda mutlaka hekime baþvurulmasý ve diðer olasýlýklarýn dýþlanmasý gerekiyor.”
Hastalýðýn belirtileri hakkýnda da bilgi veren Soðukpýnar sözlerini þöyle sürdürdü: “Aðrý ve ele gelen þiþlik hemoroidin en önemli belirtileridir. Ayrýca dýþkýlama sýrasýnda kanama olmasý da klasik belirtilerdendir. Dýþarý doðru sarkmýþ ve kendiliðinden içeri girmeyen hemoroid pakelerinin yarattýðý makat çevresinde nemlenme, ýslaklýk hissi ve kaþýntý da diðer belirtiler arasýnda yer alýr. Hemoroid, bazý kiþilerde hiçbir belirtiye neden olmazken, bazý hastalarda yaþam kalitelerini anlamlý olarak kötüleþtiren, hatta günlük yaþamlarýný idame edememelerine neden olan þiddette belirtiler gösterir. Hemoroid tanýsýný koyabilmek için öncelikle hastanýn hekime baþvurmasý gerekir. Birçok hasta kulaktan dolma bilgiler ve arkadaþlarýna önerilen ilaçlarla tedavisine kendi baþlýyor. Bu nedenle de birçok anal fissür hastasý kendi kendine hemoroid tedavisine baþlayarak, erken evredeki týbbi tedavi seçeneðini kaybediyor ve çatlaðý kronikleþtikten sonra hekime baþvuruyor. Ayrýca birçok kanser hastasýnýn tanýsý da, kendi kendine uygulanan hemoroid tedavisi nedeniyle gecikebiliyor.”
Hemoroidde tedavi planý hastalýðýn evresine göre belirleniyor. Lif ve su alýmýnýn artýrýlmasý, kabýzlýk sorununun ortadan kaldýrýlmasýna yönelik ilaç tedavisinden sonra, týbbi tedaviye yanýt vermeyen veya hastalýðý bir süre sonra nükseden hastalarda cerrahi yöntemlere baþvuruluyor.Lifli besin ve su tüketimi artýrýlmalý
Soðukpýnar, evrelere göre uygulanan hemoroid tedavi yöntemleri ile ilgili þu bilgileri verdi:
“Hemoroidal hastalýklar tedavi derecesine baðlý olarak deðiþmektedir. Cerrahi tedavi, ilaç tedavisi ve yaþam tarzý deðiþikliði ana tedavi yöntemleridir.”
“Hemoroid tanýsýnýn konulma aþamasýnda hastalýðýn evresi de belirleniyor ve tedavi buna göre biçimlendiriliyor. Evre I hastalarda genellikle koruyucu önlemler olarak ifade ettiðimiz, lif ve su alýmýnýn artýrýlmasý, dýþkýlama için zaman ayrýlmasý ve kabýzlýðý artýran gýdalardan kaçýnýlmasý öneriliyor. Kabýzlýk sorunu olan hastalarda bu durumun ortadan kaldýrýlmasýna yönelik ilaçlar da tedaviye ekleniyor. Evre II ve III hastalarda ise koruyucu ve kabýzlýk giderici önlemlerin ötesinde, bu hastalýða yönelik týbbi tedavi baþlanmasý gerekiyor. Týbbi tedaviye yanýt vermeyen veya bir süre iyi seyrettikten sonra tekrarlayan hastalarda ise cerrahi tedavi uygulanýyor. Evre IV olarak tanýmladýðýmýz hastalarda ise, hastanýn ilaç ile tedavisinde baþarý þansý düþük olduðundan, cerrahi tedavi tercih ediliyor. Ayrýca, týbbi tedaviye raðmen sürekli kanamasý olan hastalarda da cerrahi seçeneðin düþünülmesi gerekiyor”.
“Týbbi tedaviye yanýt vermeyen veya kýsa sürede nükseden Evre III – IV hastalarda uyguladýðýmýz hemoroid ameliyatlarýnýn birçok çeþidi bulunuyor. Hangi hastada hangi ameliyatýn daha uygun olacaðýný, hastanýn öyküsü ve muayene bulgularý belirliyor. Hekimin kiþisel deneyimi ile tercihi ve kullanýlacak teknolojinin o merkezde olup olmamasý da çok önemli. Yakýnmalarýn cerrahi olmayan yöntemlerle giderilemediði ve ileri derecede dýþarý sarkmanýn olduðu olgularda cerrahi tedavi tercih edilmektedir. Ayrýca ülser, fissür, fistül veya geniþ deri takýntýlarýnýn hemoroide eþlik ettiði hastalarda da cerrahi tedavi tercih edilir. Özellikle aðrý, kanama gibi komplikasyonlar ve uzun süre iþ kaybý da cerrahi tedaviyi tercih etmemize neden olmaktadýr.”
“1. ve 2. derece evrede uygulanan, yüz güldürücü sonuçlar veren bir yöntem de Lazer (Infrared koagülatör) dir. Hemoroidal dokuyu oluþturan damar yumaðýnda ýsý hasarý oluþturularak damar yumaðýnýn kapanmasý saðlanýr. Lokal anestezi ile yapýlýr. Hastanýn hastanede yatmasýna gerek yoktur.”
Etiketler : hemoroid , su , lifli besin , hemoroid tedavisi , hemoroid tanýsý